Basın Özgürlüğü ve Demokrasinin Vazgeçilmez Öğesi

Dünya nüfuslarının artması ve teknolojinin gelişmesi ile hayatımızda daha çok yer alan basın organları birçok noktada etkileri bulunan bir sektör haline gelmiştir. Tüm dünyada sayısız haber kanalı ve basın işlerinde çalışan bireyler bulunmaktadır. Radyo, televizyon ve şimdilerde sosyal platformlar aracılığıyla sayısız haber üretilmektedir. Elbette basın işleriyle uğraşan bireylerin çeşitli yasal hakları bulunmaktadır. Doğru haber yapıldığı takdirde basın özgürlüğünün engellenmesi uygun olmamaktadır. Ancak basın özgürlüğünün Anayasa, Avrupa insan hakları sözleşmesi ve AİHM kurallarında belirli sınırları olduğu belirlenmiştir. Bu sınırlar;

• Devletin ve toplumun güvenliğinin korunması
• Başkalarının şöhret ve haklarının korunması
• Ahlakın korunmasıdır.

Demokrasi ve Basın İlişkisi

Demokrasi en basit haliyle; siyasal denetimin halkın seçtiği kişilerce yapılması ve ülkede yaşan her bir bireye eşit muamele edilmesi olarak tanımlanabilir. Demokratik yollar ile her bir vatandaş doğuştan gelen ve ömür boyu geçerliliği olan çeşitli haklara sahiptir. Ve bu hakları kullanırken cinsiyet, maddi durum, eğitim durumu vb. durumlarda ayrıma tabi tutulamazlar. Basın işlemlerinde de kişilerin temel hak ve özgürlüklerine zarar verici veya halkı kaosa sürükleyici haberler yapmak hiçbir kötü durumu çözümlememektedir. Aksine bireyler arası çatışma ortamı oluşturulması sorunların büyümesine sebep olmaktadır. Basında yayınlanacak her bir haber ve olayın sunulurken doğruluğu teyit edilmeli aynı zamanda doğru ve uzlaştırıcı bir dille sunulması sağlanmalıdır.

Kişisel Hak ve Özgürlükleri Korumak Önemlidir

Dünyada ve ülkemizde kişiler belirli haklara sahiptir. Bu hakları ihlal edilerek, kişileri özellikle suçsuz durumdayken rencide etmek toplumun sosyal psikolojisine zararlar vermektedir. Elbette haber bulma ve bu haberleri basın ile sunmak bu alanda çalışanların en doğal hakkıdır. Tüm iş faaliyetlerinde olduğu gibi basın işlerinde de dengeli bir strateji belirlemek önemlidir.